
Mühür ve Hüsn-i Hat İlişkisi
Recep Hisar 05.02.2022
Mühür; hüsn-i hat, tezhip ve hakkâklık gibi sanatları da içine alan kolektif bir sanattır. Sert bir zemine kazınan kıvrımlı yazı ve bezemeler bu sanatın zorluğuna ve hakkâkın zahmet ve maharetine işaret etmektedir. II. Meşrutiyet’e kadar imza yerine kullanılan mühürler, oldukça yaygın bir kullanım alanına sahip olduğundan bu sanat da, sanatçı da son döneme kadar revaçta kalmaya devam etmiştir.
İşlevi gereği oyması, yazısı gereği hattı, estetiği gereği yazı istifi ve muhtelif motifleri kusursuz olması beklenen mühür sanatı için hakkâk, çocukluğundan itibaren iyi bir eğitimden geçmek durumundadır. Nitekim yalnızca mühürlerde yer alan hüsn-i hat örneklerindeki teknik detaylarda değil, bu sanatın karmaşık ve estetik boyutu olan istiflerde gördüğümüz ve kaynaklardan öğrendiğimiz kadarıyla hakkâklar iyi bir hüsn-i hat eğitimi almıştır. Bu yüzden hüsn-i hattı mühre, üstelik ters bir şekilde, iyice uygulayabilen hakkâklara iki kanatlı anlamında “zü’l-cenâheyn” denmiştir. Mühür tatbik defteri elimize ulaşan Yozgatlı Şair Fennî, çocukluğunda aldığı hüsn-i hat eğitimi ve elimize geçen 177 mühür örneğinde gördüğümüz (Ergin: 1995) güzel istifleri ile hakkâk ve hat ilişkisine iyi bir örnektir.
İstifli bir yazı örneği
Mühürler ağırlıklı olarak yuvarlak, oval ve kare gibi şekilleri ile belirli ve kısıtlı bir alana sahiptir. Bu durum, özellikle uzun metinli mühürlerin dar alana, metni istifle yani en estetik, en ahenkli ve okumaya engel olmayacak şekilde yazılmasını gerektirmiştir. Mühür şekilleri, kâğıtlara yazılan sanatlı ve karmaşık istiflerin genel görünümü ile de paralellik göstermektedir.
Metinlerde bazı harflerin çanakları ve kuyruklarının uzatılması suretiyle (keşide), metindeki satırların birbirinden ayrılması ve daha okunaklı hale gelmeleri, çiçek, kalp, helezonik desenlerle metinde boş kalan yerlerin doldurulması ve görsel estetiğinin artırılması gibi bazı ara çözümler göze çarpmaktadır.
Keşide satırlı ve süslü bir mühür
Bu uygulamalar mühür sanatını daha kıymetli bir hâle getirmiştir. Bu sebeple iyi bir hakkâkın aynı zamanda iyi bir hattat olması yanında, iyi bir desen mahfuzâtına sahip olması da gerekmektedir. Hüsn-i hat ve desenlerdeki kıvrımlı şekilleri ters olarak, kusursuz işleyen bu denli mahir hakkâkların, tıpkı hattatlar gibi isimlerini yazının altına kazıdıkları da görülür.